• Kamulaştırma (İstimlak ) Davaları
  • Kamulaştırma Kanununda Yapılan Değişiklikler ile Hedeflenen Amaçlar
  • Kamulaştırılan malın geri alınması davası
  • İmar Planları ileTaşınamazlara İmar izni verilmemesi ve İmar planı İptali Davaları
  • Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi` ne Müracaat
  • Yabancı Uyruklu Gerçek Kişilerin Türkiye`de Taşınmaz edinmeleri
  • Taşınmaz mal zilyedliğinin idari yönden korunması
  • 2B Orman Arazilerinin Hukuksal Durumu
  • Ecrimisil Davası
  • Anonim Şirketlerde Ana Sözleşme
  • Vakıflar ve Ticari İşletme İşleten Vakıflar
  • Markaların Korunması ve Haksız Rekabet
  • Olağanüstü durum ve pek önemli sebeple hakimin evlenmeye izin vermesi
     
    İmar Planları ileTaşınamazlara İmar izni verilmemesi ve İmar planı İptali Davaları
     

    KARAL HUKUK BÜROSU olarak İmar planları ile Taşınmazlara İmar izni verilmemesi ve İmar Planı İptali Davaları ilr ilgili makaleyi bilgilendirme amacıyla sunuyoruz.

    1- ÜST VE ALT ÖLÇEKLİ PLANLARIN BİRBİRİNE AYKIRILIK DURUMU
    Genel olarak İmar Kanununda imar planları bölge planı, çevre düzeni planı, nazım imar planı ve uygulama imar planı olarak kademelendirilmiş ve alt ölçekli planların üst ölçekli planlarda belirlenen planlama ana ilkelerine, stratejilerine ve kararlarına uyumlu olması zorunluluğu getirilmiştir.
    Yukarıda belirtilen mevzuat hükümlerine göre uygulama imar planlarının üst ölçekli planlara aykırı olamayacağı, arazi kullanım kararlarının alt ölçekli imar uygulama planlarıyla değiştirilemiyeceği kuşkusuzdur.
    Plan Yapımına Ait Esaslara Dair Yönetmelik`te de İmar Kanunu`na paralel olarak tanımlama getirilmiş ve çevre düzeni planı ilke, esas ve kararlarına aykırı imar planı yapılamayacağı belirtilmiştir.
    Yasal düzenlemeler uyarınca, imar planları arasındaki hiyerarşi kapsamında; bir bölgede çevre düzeni planı varsa, o bölgede yapılacak olan imar planlarının (nazım imar planı ve uygulama imar planı ) bu plana uygun olması ve yine çevre düzeni planına uygun yapılan nazım imar planından sonra yapılacak olan uygulama imar planının da üst ölçekli planlara uygun yapılması gerekmektedir.
    Danıştay kararlarında da işaret edildiği üzere; İmar yasasının öngördüğü planlama kademeleri arasındaki uyumun gözetilmemesi karşısında, yani alt ölçekli plan veya plan tadilatı üst ölçekli (1/5000, 1/25.000, 1/50.000 veya 1/100.000’lik) Plana uygun hazırlanmamış ise (misal; 1/25.000’lik planda imarı olan – ticaret, konut, sanayi imarı gibi- bir taşınmazın yeni hazırlanmış 1/5000 planda imara kapalı olması- yeşil alan, yol, okul alanı gibi) bu durum bir imar planı iptali sebebi olabilmektedir ve her olayın özel durumları da dikkate alınarak alt ölçekli imar planlarının iptali İdare Mahkemesinden talep edilebilmektedir.

    2- AYNI İMAR PLANI İÇERİSİNDE BİR PARSELE İMAR VERİLİRKEN, DİĞER PARSELİN YOL, YEŞİL ALAN, OKUL GİBİ SEBEPLERLE YAPILAŞMA İZNİ OLMAYIŞI.
    İmar planı yasaklarında, toplumun genel çıkarları ile bireylerin mülkiyet hakları arasında adaletli bir dengenin kurulması öngörülmeli ve kamu yararı amacıyla yasal yollardan gerçekleştirilen işlemlerin tüm yükü, bazı taşınmaz mal malikleri üzerinde bırakılmamalıdır.
    Yeni yapılan bir imar planında, aynı alan içersindeki bazı taşınmazlar, ticaret-sanayi-konut gibi imara açık hakkı tanınıyor iken bitişik taşınmazların yeşil alan, yol, okul, kültür-sağlık-teknik altyapı alanı gibi nedenlerle imarsız bırakılması devletin-idarelerin vatandaşlar arasında koruma ve kollaması gereken adil denge ve eşitlik anlayışını bozucu hareketlerdir ve bu tür düzenlemelerin de iptali İdare Mahkemesinden imar planını iptali davaları ile ltalep edilebilmektedir.
     
    3- İMAR İZNİ VERİLMEYEN, KAMU HİZMETİNE ÖZGÜLENMİŞ TAŞINMAZLARIN KAMULAŞTIRMA SORUNLARI
    Ülkemizde; Yeşil alan, yol, okul, kültür-sağlık-teknik altyapı alanı gibi nedenlerle taşınmazlara imar verilmemekte, kamulaştırma işleminin ise ne zaman gerçekleştirileceği belirsiz bırakılmaktadır.
    Taşınmaz sahiplerinin yerlerinin ya kamulaştırılması veya imara açılması talepleri ise idarelerce çoğunlukla red edilmekte, yatırım programına alındığında, ödenek temin edildiğinde, ihtiyaç duyulduğunda kamulaştırmanın yapılacağı gibi sebepler gösterilmektedir.
    Bu tür uzun süreli inşaat yasaklarının toplumsal yarar ile bireysel menfaat arasındaki dengeyi bozduğu özellikle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları ile vurgulanmış olup, yine her olayın özel durumları da da dikkate alınarak, İdare Mahkemelerine müracaat ile ima r planının iptali talep edilebilmektedir. 

    BİLGİ: Bu verilen bilgiler genel bilgiler mahiyetinde olup, bir dava açılması durumunda yetkili kişi veya hukukçulardan bilgi alınması tavsiye edilir.Olaya ve duruma göre değişecek uygulamalardan sorumluluk söz konusu değildir.
    Ana Sayfa  |  Kurumsal  |  Ekibimiz  |  Çalışma Alanlarımız  |  Örnek Kararlar  |  Makaleler  |   Başarılarımız  |  Vekaletname  |  Kariyer  |  İletişim
      © 2008 Karal Hukuk. Tüm Hakları Saklıdır. Yasal Uyarı Tel: +90 212 543 43 10 - 561 29 39 Faks: +90 212 543 43 12 | Web Tasarım Grimor